BOLU VE İLÇELERİNDE İLAHİ GRUBU & SEMAZEN EKİBİ 0532 621 31 93 – (DÖRTDİVAN, GEREDE, GÖYNÜK, KIBRISCIK ,MENGEN, MUDURNU, SEBEN, YENİÇAĞA)
www.gruphukumran.com – www.bizorganizasyon.com
Mustafa Olcay:
0532 621 31 93 (Turkcell)
0555 228 62 39 (AVEA)
0542 480 25 50 (Vodafone)
VİDEOLARIMIZI İZLEMEDEN KARAR VERMEYİN…
İSLAM BİLGİNLERİ
NAKŞİBENDİ HAZRETLERİ
Asıl adı Muhammed Bahaeddin Buhari’dir. 1318 yılında Buhara’da doğdu. Hacegan Tarikatı şeyhi Muhammed Baba Semmasi’nin manevi terbiyesi altında yetişti. Gençliğinde Semerkand’a giden Nakşibendi Hazretleri, Maveraü’nnehir Sultan Halil Ata ile tanıştı. Nakşibendi Hazretleri Hanefi mezhebindendir. Ahlak ve ilim üzerine çalışmaları ve sohbetleri ile büyük kitleleri peşinden sürüklemiştir.
Kurucusu olduğu Nakşibendi tarikatı, İmam Rabbani zamanında Hindistan’a yayıldı. Tarikat İstanbul’un fethinin hemen ardından Osmanlılar tarafından benimsendi. Sadece İstanbul’da 70’ten fazla dergah bulunması halk arasında ne kadar yaygınlaştığının göstergesidir.
Nakşibendi Hazretleri’nin hayatı boyunca savunduğu hakikat, Allah’ın kitabına sarılmayanların ve Peygamber Efendimiz (sav)’in emirlerini yerine getirmeyenlerin kurtuluşa erişemeyecekleridir. O’na göre kitap ve sünnetin çizdiği daireden çıkmamalı ve hakikatın her halini Kitab’a ve sünnete tatbik edebilmelidir. Bu çizgiye uymayan kişiye uymak doğru değildir. Çünkü tarikat Kuran ve Hz. Muhammed (sav)’in sünneti ile hayat bulur. Nakşibendi Hazretleri bir eserinde Resulullah’a bağlılığını şöyle ifade ediyor: “Bir iş ki Resulullah yapmıştır, aynen ben de öyle amel ettim ve hiç bir sünneti ihmal etmedim. Hepsini yerine getirdim ve neticesini buldum. Kendimde onun eserini gördüm.”
MEVLANA HALİD-İ BAĞDADİ HAZRETLERİ
1778 Bağdat yakınlarındaki Zur şehrinde doğdu. Bir çok ünlü alimden tefsir, hadis, fıkıh ve tasavvuf dersi aldı. Hocası vefat edince onun yerine ders vermeye başladı. Derslerine tüm İslam aleminden binlerce kişi katıldı. Sekiz sene ders verdikten sonra önce Şam’a sonra Hicaz’a gitti.
1809 yılında Şeyh Muhammed Dehlevi’den davet alan Mevlana Halid, bu çağrıya uyarak Hindistan’a gitti. Buradaki eğitimini tamamladıktan sonra tekrar Bağgdat’a döndü. 1826 yılında Şam’da vefat etti. Cenaze namazını Hanefi mezhebinin büyük alimlerinden İbn-i Abidin kıldırdı.
Mevlana Halid Hazretleri bir eserini başlangıç bölümüne, Mektubat-ı Rabbani’den şu alıntıyı yapmıştı:
İyice düşünmeli ve anlamalıdır ki, herkese her nimeti gönderen, yalnız Allah’dır. Her şeyi vareden ancak O’dur. Her varlığı her an varlıkta durduran hep odur. Kullardaki üstün ve iyi sıfatlar, O’nun lütfu ve ihsanıdır. Allah cennetteki sonsuz nimetlere, bitmez tükenmez zevklere ve kendi rızasına, sevgisine kavuşabilmemiz için, sevgili peygambere uymamızı emrediyor.”
Varolduğun müddetçe, Allah’ın emir ve yasaklarına iyi yapış. Size Allah’ı çok anmanızı, O’na sığınmanızı geçici dünyaya gönül vermemenizi devamlı ve sonsuz olan ahirete çok rağbet etmenizi, ölümü, kabirdeki yalnızlığı, hesap gününe tam olarak hazırlanmayı, sünnet-i seniyyeye yapışmayı, bid’atlardan yüz çevirmeyi, müslümanların başarısı, din düşmanlarının ve mürtedlerin hezimeti için dua etmeyi tavsiye ederim. (Mevlana Halid’in Diyarbakırlı bir yakınına yazdığı mektuptan)