KIRIKKALE İLAHİ GRUBU & SEMAZEN EKİBİ GSM: 0532 621 3193

KIRIKKALE’DE  VE İLÇELERİNDE İLAHİ GRUBU &  SEMAZEN EKİBİ 0532 621 31 93 – (BAHŞILI, BALIŞEYH, ÇELEBİ, DELİCE, KARAKEÇİLİ, KESKİN, SULAKYURT, YAHŞİHAN)
www.gruphukumran.com – www.bizorganizasyon.com

Mustafa Olcay:

0532 621 31 93 (Turkcell)

0555 228 62 39  (AVEA)

0542 480 25 50 (Vodafone)

VİDEOLARIMIZI İZLEMEDEN KARAR VERMEYİN…

İSLAM BİLGİNLERİ

SÜLEYMAN HİLMİ TUNAHAN

Süleyman Hilmi Tunahan, 1888 yılında Silistire’de dünyaya geldi. İstanbul medreselerinde dönemin en ünlü hocalarından eğitim alarak üstün derecelerle mezun oldu. 1924’te medreselerin kapatılmasıyla ticarete atıldı. 1930 yılından itibaren diyanetin kadrosundan Sultanahmet, Yenicami, Şehzadebaşı, Kasımpaşa camilerinde vaizlik yaptı. Dine karşı katı tutum içerisinde olan hükümet, Süleyman Efendiye baskı uygulamaya başladılar. Evi, yakınları ve çevresindeki insanlar bu baskıdan nasibini aldılar. Hakkında üç defa soruşturma açılır, bunların hepsinden beraat eder. Son tutuklanması dönemin içişleri bakanı Namık Gedik tarafından 1957 yılında gerçekleşir. Süleyman Efendi ve damadı Kemal Kaçar bayılana kadar süren işkenceler sonucunda çıkarıldıkları mahkemede beraat ederler.

Hayatı boyunca hakkında üç defa soruşturma açıldı ve beraat etti. Kuran’ın unutulmaya başladığı bir dönemde kendisini gençlerin dini eğitimine adamıştır. İki milyondan fazla baskı yapmış yepyeni usul ve tertiplerle Kuran harf ve hareketleri kitabının Hoca Efendi’nin tek eseri olması kendisinin ne kadar Kuran öğrenimine önem verdiğinin en belirgin göstergesidir.

Talebelerine devamlı olarak Kuran ve Peygamberimiz (sav)’in çizgisinden ayrılmamalarını ve gençleri bu çizginin dışındaki sapkın akımlardan korumalarını tavsiye eden Süleyman Hilmi Tunahan, 1959 yılında şeker hastalığından vefat etti. Fatih camiine defnedilmek istenen cenazesi, İçişleri Bakanı Namık Gedik’in emriyle talebelerinin elinden alınarak Karacaahmed mezarlığına defnedildi.

Kendisi hayatta iken onunla başedemeyen bazı çevreler ölümünden sonra onu ve talebelerini yıpratmaya çalışmışlardır. Bu iftiralardan birincisi Hoca Efendi’nin yeni bir mezhep kurduğu iddiasıdır. Süleyman Efendi’nin yakınları tarafından yapılan açıklamalarda bu iddialar yalanlanmıştır. Hoca Efendi ve talebeleri, itikatta İmam Maturidi Hazretlerine, amelde ise İmam Hanefi’ye bağlıdır. Ayrıca Hoca Efendi iddia edildiği gibi yeni bir tarikat kurmamıştır. Süleymancılık adı altında bir tarikat yoktur. Süleyman Efendi İmam Rabbani Hazretlerinin çizdiği tasavvuf çizgisi içerisindedir.

Damadı ve talebesi Kemal Kaçar Süleyman Efendi’nin üstün şahsiyetini şöyle anlatıyor:

“Süleyman Efendi’nin batın ilminde, yani tasavvuftaki manevi cephesi, şüphesiz ehline malumdur. Zahiri akıl ve zeka ile mümkün olmaz. Öyle ki, bir insan müslüman olabilir, tahsilli ve akıllı olabilir, hatta iç hayatı münkir olmaz da yine tasavvuf ve irşada ehil bir zat ile karşılaştığı halde, o zat ilahi irade ile kendisini ona bildirmezse dünyalar bir araya gelse onun feyzlerinden haberdar olamaz. Bizim ise kendisinin manevi cephesi üzerinde zerrece tereddütümüz yoktur. Biz bu noktayı ülme’l yakin değil hakke’l yakin bi’l fiil yaşamış olarak biliyoruz.” (Hızır Yılmaz, Süleymancılık Hakkında Bir İnceleme, s. 11)

Bu yazı Genel kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir